Anda Kalmak Nedir? Mümkün Mü? Neden Önemli?

 

Anda Kalmak Nedir?

Anda kalmak, son yıllarda üzerinde daha çok duruluyor gibi gelse de aslında çok eskilerde, Budizm ve Zen geleneklerinden gelen bir öğretidir. Kısaca açıklayacak olursak; geçmişin pişmanlıkları ya da geleceğin korkularından sıyrılıp, şimdiki anı deneyimleyebilmek olarak tanımlayabiliriz. Yani şu anda olanı tüm duyularımızla fark etmek, bedensel, duygusal ve zihinsel düzeyde o anın içinde olabilmek.

Heidegger’in varoluşçu felsefesinde de benzer bir vurgu vardır; insan geçmişini ve geleceğini sürekli düşünür ama varoluşunun asıl anlamı, yaşadığı andadır. Kierkegaard ve Sartre gibi düşünürler, geleceğe dair kaygıların aslında insanın özgürlüğünün bir parçası olduğunu ama buna rağmen yaşamanın mümkün kılındığı tek alanın “şimdi” olduğunu söylerler.

 

Anda Kalmak Mümkün Mü?

Yani yüzde yüz sürekli “anda” kalmak pek mümkün değildir. Ancak bu bir kusur değil, insan olmanın parçasıdır. Yapılabilecek şey, farkındalığı geliştirmektir. Zihnimizin dağıldığını fark ettiğimiz anda, dikkatimizi nazikçe yeniden şimdiye getirebiliriz. Bu, tıpkı kas çalıştırmak gibidir; tekrar ettikçe güçlenir.

Bunu mümkün kılmak için basit pratikler vardır: Derin nefes almak ve bedeni fark etmek, yavaş yemek yemek ve tadı hissetmek, bir süreliğine teknolojiden uzaklaşıp çevreyi gözlemlemek ya da kısa bir meditasyon yapmak. Böylece zihin anbean eğitilir.

 

Psikolojide Anda Kalmak Neden Önemli?

“Anda kalmak” psikolojide özellikle son 30–40 yılda çok önemsenen bir kavram haline geldi. Bunun nedeni, insan zihninin doğal eğilimiyle ilgilidir. Zihnimiz çoğu zaman ya geçmişteki olaylarda takılı kalır ya da gelecekte olabilecekleri kurgular. Geçmişte kalmak suçluluk ve pişmanlık duygularını, geleceğe odaklanmak ise kaygı ve endişeyi artırır. Bu noktada anda kalmak, yani dikkati şimdiki ana yöneltebilmek, ruh sağlığı için güçlü bir denge unsuru haline gelir.

Psikolojide bu yaklaşım en çok Mindfulness (Bilinçli Farkındalık) kavramıyla açıklanır. Jon Kabat-Zinn’in geliştirdiği Mindfulness Temelli Stres Azaltma programları, anda kalmanın bilimsel çerçevesini oluşturmuştur. Yapılan araştırmalar, anda kalma pratiğinin stres hormonlarını azalttığını, kaygı bozukluğu ve depresyon belirtilerini hafiflettiğini, dikkat ve konsantrasyonu geliştirdiğini göstermektedir. Çünkü kişi zihnini şimdiki ana getirdiğinde, olaylara daha sakin, daha objektif ve daha yapıcı bir şekilde yaklaşabilir.

Ayrıca anda kalmak, duygusal düzenleme becerilerini güçlendirir. Örneğin öfke yükseldiğinde kişi farkındalığını o anki bedensel duyumlara getirirse, öfkenin hemen davranışa dönüşmesini engelleyebilir. Bu da hem kişilerarası ilişkilerde hem de içsel dengeyi korumada önemli bir koruyucu işlev görür.

Günlük yaşam açısından bakıldığında anda kalmak, hayatı otomatik pilottan çıkarıp “gerçekten yaşamak” anlamına gelir. Bir kahveyi içerken kokusunu fark etmek, yürürken ayakların yere temasını hissetmek ya da karşımızdaki insanı gerçekten dinlemek hem keyif düzeyini artırır hem de ilişkilerde derinliği besler.

 

Önceki BlogÇocuklar için Felsefe (P4C) Nedir? P4C Nasıl Uygulanır?

Bostanlı Psikoloji Merkezi

BOSTANLI PSİKOLOJİ MERKEZİ

İzmir Bostanlı Psikoloji Merkezi, bünyesinde çocuk, ergen, yetişkin ve çiftlere yönelik psikolojik danışmanlık hizmeti sağlamaktadır. Farklı uzmanlıklara sahip profesyonel ekibiyle kişiye özgü, bilimsel temelli ve etik ilkelere bağlı bir hizmet sunulmaktadır. Ruh sağlığı alanında güvenilir bir kurum olarak çalışmalarını sürdürmektedir.

 

Site içeriğinde bulunan bilgiler destek sağlamak içindir. Hekimin hastasını tıbbi amaçla tanı ve teşhis koyması yerine geçmez.

Telif Hakkı © 2024 Bostanlı Psikoloji Merkezi. Tüm hakları saklıdır. | Powered by MMA

Son Güncelleme Tarihi: 23-07-2025 20:18:42